Adanın güneyinde orta çağa ait yaklaşık 20  köyü vardır. Özellikle önemli olanlar Pyrgi ve Mesta’dır. Bunların ardından Vessa, Armolia, Nenita ve Patrika gelir. Özellikle, çiftliklerde ağaçların sakız kristallerden oluşan ‘gözyaşlarını’ döktüğünü gördüğünüz Ağustos ayında bu belde kümesinde dolaşmak büyüleyicidir.

Fıstık ağacına benzeyen, sık dalları ve bükük gövdesiyle bir çalı görünüşüne sahip sakız ağacı adanın sembolüdür. Ağaçtaki yarıklardan (yerliler bunlara ‘Kentima’ veya ‘embroidery’ de der) ortaya çıkan sakız usaresini sıkmak sakız ağacı ‘gözyaşının’ gövdeden akmasına yol açar. Tatlı, hoş kokulu ve pahalı olan bu ürün yalnızca Sakızda bulunur ve MS 1. yy’den beri adada yetiştirilir. Tedavi edici özellikleri olduğuna da inanılmaktadır. Efsaneye göre Agios Isidoros, Sakız Adasında Romalılar tarafından işkenceye uğradığında sakız ağaçları ağlamaya başlamıştır.

Kuzey hazineleri
Adanin kuzeyinin müthiş doğallıktaki güzelliğini keşfedin. Şu rotayı izleyin: Kardamyla-Nagos-Amades-Viki-Kambia-Diefha. Pelinaio’nun yüksek dağlarıyla çevrili manzarası neşe verici olmasının yanı sıra köyleri pitoresktir ve toprak yolları sizi saklı ve izbe sahillere götürecektir.

Nea Moni Manastırı ve usta işi mozaikleri
Adadaki, hatta Yunanistan’daki en önemli manastırlardan biri olan bu manastırı 1024 yılında Bizans imparatoru IX. Konstantin Monomakos yaptırmıştır. Büyüklüğü, değerliliği ve ünü nedeniyle Unesco tarafından Dünya Mirası olarak tanınmıştır. Meryem’in mihrabında, dünyada bulunan parıltılı ve güzel mozaiklerin çoğunu göreceksiniz.

Adanın Gastronomisi
Ada, ünlü mastikasından ziyade yerel üretimlerinden ve otantik tatlarından geniş bir yelpaze sunuyor. Bu kutsanmış yerin gastronomik zenginliğine tereyağı ve mastelo gibi peynirler, Sakız adasına özgü mandalinalar gibi turunçgiller, uzo ve aromatik likörler, en iyi kalite şaraplar, yerel tatlılar, susam helvası (pasteli) ve elbette taze balık ve deniz ürünleri dahildir. İştahınızı mı kabarttık? Bunu gidermenin tek bir yolu var.